Üyelik Girişi
KATEGORİLER

Avlanma Boyları

Takvim

Altın Kurallar

Altın Kurallar

Merhaba Arkadaşlar,

Sualtı avcılığını hakkı ile yapabilmek için bu işin teorisini çok iyi öğrenmiş olmak gerekiyor. Sizlere aktarmaya çalıştığım ve severek paylaştığım tüm bilgiler belirli bir sıra takip etmektedir. Her uğraşıda olduğu gibi sualtı avcılığında da seviyenizi belirleyecek olan en önemli parametreler, sabır ve olgunluktur.

Sabır gereklidir çünkü sizi ileri götürecek her yeni deneyim, bir öncekinin üzerine kurulur. Olgunluk gereklidir çünkü becerilerinizi değerlendirirken kendinize karşı dürüst olmanız, ilerlemek için tek yoldur. Becerilerinizi, seviyenizi, kapasitelerinizi iyi bilmeniz ve değerlendirmeniz, zaman gelir bir hayat kurtarmanızı, nice üzüntü ve yıkımları önlemenizi sağlar.

Sualtı avcılığının bir üst seviyesi, etiği ve felsefesi, doğaya, avınıza ve nihayetinde kendinize duyduğunuz saygı ile gelecektir.

Malzemeleri, nasıl seçileceklerini ve nasıl kullanılacaklarını gördük.
Bu yazıda sualtı avcılığının altın kurallarına değinmek istiyorum. Her bir kural akılda kalacak kadar basit bir o kadar da size fayda sağlayacak önemdedir.

Basit mükemmeldir.
Sualtında kullanacağınız her malzeme olabildiğince basit, kolay tamir edilebilen ve yedeği bulunur olmalıdır.
Tetik mekanizmaları, tüfek kafaları ve kabzaları, makaralar, fenerler, bıçakların açma kapama düğmeleri, ağırlık kemerinizin ve yeleğinizin tokaları ne denli sağlam, basit ve az parçadan oluşmuşsa size o kadar az sorun çıkaracaktır. Pazarlama kaygısı ile dizayn edilmiş süslü püslü çok parçalı albenisi fazla malzemelerden uzak durun. Bu malzemelerin size sorun çıkarma olasılığı fazladır. Elbiseniz ne kadar az parçadan oluşmuşsa, o kadar az yapışma ve dikiş demektir.
Şnorkeliniz bile basit yumuşak bir borudan ibaret olmalıdır.

Tüfeğinizin değil tekniğinizin menzilini arttırın.
Açık su avında en çok kullandığımız boy 100 veya 110 cm.dir.
Tetiği çektiğiniz zaman tek kalomalı 100 cm bir tüfeğin kabzası ile şiş ucunun varacağı nokta arasındaki mesafe 5,40 mt. dir. Kolunuzu da uzatırsanız bu mesafe 6 metreye çıkar.
Avınızı ele geçirebilmeniz için şişin balığı geçmiş ve kelebeğinin açılmış olması gerekir. Bunun anlamı balığa isabet ettiği zaman şişin üzerinde delip geçebilecek kadar enerji olması gerektiğidir. Çift lastikli de olsa bu mesafeden balığı vurmak, üstelik ele geçirmek uzak ihtimaldir.
Bu mesafelerden av yapmak mümkün ancak kullanılan tüfekler, 130-140 veya daha uzundur. 3-4 adet çevirme lastik ve 7 veya üzeri kalınlıklarda şişlerle donatılmışlardır. Bu tür malzemeler dar kullanım alanları sunar. Hemen hemen hepimiz suya standart tüfeklerle giriyoruz.
Tüfek üzerinde, çift kaloma, lastik adetlerini arttırmak, şişi uzatmak gibi modifikasyonlar getirisinden çok başınıza dert açar.
Avınız yaralı gider, gereksiz uzunluktaki ipler çaparize neden olur, tüfeğinizi kurarken sorun yaşar, enerji ve vakit harcarsınız.
Tüfeğinizin menzilini uzatmak yerine, balığa daha çok yaklaşabilmek veya onu daha yakınınıza getirebilmek için tekniğinizi geliştirin.

O-ring (Lastik Conta)

Kelebeğinize uygun çapta bir O-ring takın. Her atıştan sonra O ringi tekrar kelebeğe geçirin. Bu minik malzeme av performansınızı ve şansınızı arttıracağı gibi, su dışında da kelebeğin açılıp sağa sola takılmasını engelleyecektir.

Şiş kakıcı
Yanınızda basit bir şiş kakıcı bulundurun. Şişler taşlara saplanmazlar. Bütün sorun dar bir çatlağa veya deliğe giren şişin kelebeğinin içeride açılmasından kaynaklanır.
Kurtarabilmenin tek yolu şişi ileri itip kelebeğin kapanması için gerektiği kadar çevirmektir.
Eldivenlerle 6,5mm çapında pürüzsüz bir mili sıkıca tutarak çevirip çekemezsiniz.
Şiş kakıcı bu işi kolayca yapabilmenizi sağlar. Şişin arkası ulaşılabilecek mesafede ise avuç içinize sığacak bir kakıç, işi halleder.
Bu malzemeyi iple bileğinize veya kemerinize bağlamayın. Suda düğüm açmak oldukça zor ve zahmetlidir. Kolunuzun içinde taşıyabilirsiniz.
Şişin arkasına ulaşamıyorsanız uzun şiş kakıçları gerekecektir. Bu malzemeyi ancak teknede veya şamandırada taşımak mümkün. Bu durumdan kaçınmak için tetiği dikkatli çekin.

Elbisenizi ıslatın
Elbisemizi giymek için içini şampuanlı suyla ıslatıyoruz.
Dışını da iyice ıslatın. Elbisenin daha kolay giyildiğini göreceksiniz.

Sessizlik
Sessizlik sualtında önemlidir. Malzemelerimizin çoğu avımızı uyarmaya yetecek kadar ses yaparlar. Kurşunlar birbirine veya etrafa çarpar, tüfeğimizin yüzerliği iyi değilse, gerektiği gibi hakim olamadığımız için sağa sola değecektir. Tetik mekanizması ve metal palamutlar çok ses yaparlar. Dizgimizin ucundaki şiş dahi boşta kalmışsa ciddi bir uyarıcıdır. Bunları önleyebilecek olmak büyük avantajdır. Kurallara gerektiği gibi uyarsak hanemize bir artı yazarız.
Ağırlıklarınızı suya girdikten sonra kemer üzerinde dengeli yerleştirin. Elastik kemer kullanın ve boşluk bırakmayın.
Tüfek satın alırken satıcıya değil kullanıcılara danışın.
Kasalı ip palamutlu lastikleri tercih edin.
Tetik mekanizmasının nasıl ve ne kadar sesli çalıştığını tüfeği kesinlikle kurmadan şişi takarak karada deneyin.

Yüzerlik
Sualtı avcılığının temel kuralını, çok iyi ayarlanmış bir yüzerlik oluşturur.
Ana prensip avlandığınız derinlikte nötr veya nötre çok yakın negatif olmaktır.
Genellikle aynı meralarda avlanıyorsanız bunu ayarlamak daha kolaydır. İlk defa gittiğiniz bir meranın öncelikle derinliği hakkında muhakkak bilgi edinin. Genel ağırlık hesaplama tabloları % 70 doğrudur, geriye kalan parametreler vücut yapınız ve taşıdığınız malzemenin etkileri olacaktır. Ava giderken yanınıza birkaç farklı ağırlık almayı unutmayın. Tekneden veya karadan olsun ilk yapmanız gerekenlerden biri yüzerliğinizi kontrol etmek olacaktır. Sorun varsa üşenmeden halledin. Bu küçük zahmet suda geçireceğiniz birkaç saati ızdıraptan keyfe dönüştürür.

Sakin, daha sakin, çok daha sakin olmak
Ava başladığınız anda, kalp atım ve nefes alıp verme ritminiz, koltukta kitap okuduğunuz zamanlara yakın olmalıdır. Bunu sağlayabilmenin birinci kuralı sualtı avcılığının karada başladığını idrak edebilmektir.
Bir önceki gece keyif uğruna yeterli uykuyu alamamışsanız, gayet iyi bildiğiniz halde fark etmez diye alkol aldı iseniz, aç bilaç yola çıktı iseniz, arabanızın gerekliliklerini önceki günlerde halletmemişseniz, malzemeleriniz eksik ve yetersiz ise, arkadaşlarınıza sonra da gemiye geç kalmış iseniz maça bir sıfır yenik başlarsınız.
Son anda yola çıkıp bütün geceyi araba kullanarak geçirdikten sonra hiç uyumadan suya girmek insana bazı sorular sordurur.
Av programınızı önceden yapın. Bu planın birinci sırasına da malzemelerinizi bir önceki günden hazır etmeyi koyun.
Güvenini test ettiğiniz arkadaşlarla birlikte olun.
Ortak malzeme kullanmak genellikle her zaman maraza çıkarır.
İmkanlarınız dahilinde kendi işinizi kendiniz görün. Kimseye bağımlı kalmayın.
Arkadaşlarınızı kendi malzemelerini kullanmaya teşvik edin yetmiyorsa mecbur bırakın. Bu nedenle sizle dostluk etmeyeceklerse önemli değil.
Sualtı avcılığını keyif için yapıyorsanız birkaç balık vurmak adına bu denli stres yaşamaya gerek yoktur.
Denize vardınız, suya gireceksiniz. Bu aşamada da aynı rahatlık ve stressiz ortam kuralına uyun. Tüm malzemenizi çıkarın ve hazır edin.
Elbisenizi olabildiğince iyi ıslatın ve hiç acele etmeden ağır ağır giyinin. Üzerinize iyice oturduğundan emin olana kadar gerekli manevraları yapın.
Palet giymek de yorucu iştir. Aynı saygıyı onlara da gösterin.
Tüm malzemenizi kuşandıktan sonra tüfeğinizi kurmadan kendinizi de sakince suya bırakın.
Tüfeksiz birkaç kule hatta agaşon yapın.
Elbise içinde kalmış havayı dışarı atmanın yanısıra merayı gözlemler akıntı ve canlılar hakkında fikir sahibi olursunuz.
Kendiniz rahat ve sakin hissediyorsanız partnerinizle okeyleşip tüfeğinizi hemen kurun.
Tüfek kurmak efor gerektireceği için ritminizi arttıracaktır. 3-5 dakika daha bekleyin.
İlk yatışınızda papaz balıkları etrafınızı sarmaya başlamışsa işler yolunda demektir.
Av sırasında ritminizi arttıracak pozisyonlar olabilir. Bu ritmi muhakkak düşürmeniz gerekir aksi takdirde lupa girersiniz.
Satıhta gerektiği kadar dinlenmekten kaçınmayın.
Kendinizi bir balık kadar suya uyumlu hareket ediyor ve öyle hissediyorsanız disiplini yakaladınız demektir.

Balık ayıklamak
Balıklarınızı her zaman av bitiminde ve muhakkak denizde ayıklayın.
Tatlı su değmiş balık pek adam olmaz.
Atıklarla bir çok deniz canlısını beslemiş olur, doğadan aldığınızı geri verirsiniz.
Mutfaklarınızda tıkanmış lavabolar, yerlere akan balık suları ve temizlenecek tezgahlar yerine mutluluk ve tebessüm yaratır bir sonraki sortiye sempati toplarsınız.

Kutular
Malzeme taşımak için yeterli büyüklükte plastik tekerlekli kutu edinin. Çanta içinde malzeme aramaktan kurtulursunuz. Kullandığınız malzemelerinizi, bagajı, veya etrafı hiç ıslatmadan içinde taşıyabilir, av dönüşü içine tatlı su doldurup malzemeleri birkaç saat bırakarak tuzdan arınmalarını sağlarsınız.
Çantalar yumuşak olduğu için bagajda üzerine konacak ağır çanta vb., içindekilerin zedelenmesine neden olabilir. Kutunun üstünü ise rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Malzemelerinizin bakımını av dönüşü yapın
Her av dönüşü, tüm malzemenizi yıkayın asın kurutun. Şiş iplerini ve lastikleri kontrol edin. Değiştirilmeleri gerekiyorsa üşenmeyin. Eksik, kaybolmuş veya kullanılamaz hale gelmiş malzemenin listesini yapın ve hafta sonu için en geç çarşamba gününe kadar tamamlayın. Hiçbir tedarik işini son güne bırakmayın.

Partneriniz
Bir yazımdan alıntı yapacağım.
Sözleştiğiniz dakikada orada olmayan, suya sizden önce girmek için acele eden, suda iken sizi unutan, beslenme disiplininizi ısrarla bozan, eksik malzeme ile ava katılan ve sizi yedek parça tedarikçisi gibi gören, masraflara uyanıkça katılmayan, pahalı malzemeyi edinmek için ortaklığa teşvik ve ısrarda bulunan, özellikle de evde bekleyen sevenlerinize karşı sorumluluklarınıza saygı göstermeyen insanlardan uzak durun. Onlarla sualtı avcılığı olmaz, aslında hiçbir şey olmaz.

Sizi bekleyenler
Nereye ve kiminle gideceğinizi, zamanlamalarınızı ve olası dönüş saatlerinizi muhakkak geride bıraktıklarınıza bildirin.
Konaklayacaksınız adres ve telefon belirtin. Yanınızdakilerden en az birinin ulaşım numarasını evde görünecek bir yere not edin.
Her av bitiminde evi arayın ve rapor verin.
Bunları yapmaya üşeniyor ya da gurur meselesi yapıyorsanız kendinizi onların yerine koyun.

Hiçbir av, hiçbir malzeme, yaşamınızdan daha değerli değildir.
Sualtı avcılığı kompetisyon(yarışma) sporu değildir ve seyircisi yoktur.
Başkaları için değil kendi iç dünyanız için sualtında olun, sualtı avcılığını bir felsefe olarak algılayın.
Kimseye bir şey ispat etmek zorunda olmadığınızı bilin.
Sualtı avcılığında kibir ve gösteriş tehlikeli karakter özelliğidir, çok kötü sonuçlara neden olabilir. Kapasite ve limitlerinizi dürüstçe bilin, her zaman sizden daha iyi avcıların olacağını da unutmayın.

Sevgiler
Jak Boeno

Fotoğraf Albümü



Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam104
Toplam Ziyaret204702